Yapım: 1985 / ABD
Imdb Paunı: 7.7
Tür: Dram,Romantik,Fantastik,Komedi
Yönetmen: Woody Allen
Oyuncular: Mia Farrow, Jeff Daniels,Danny Aiello,Edward Herrmann,Deborah Rush,Stephanie Farrow,Van Johnson,John Wood
Her yönüyle,
''Merhaba, ben bir Woody Allen eseriyim'' diyen film ile; 1930'lu yıllara, Amerika'nın büyük buhran dönemine misafir oluyoruz.
Cecilia (
Mia Farrow), vaktinin büyük bir kısmını sinemada geçiren,izlediği filmlerden oldukça etkilenen sakar bir garson olarak çıkıyor karşımıza.Tam bir sinemasever anlayacağınız.
''Kahire'nin Mor Gülü'' isimli filmi sinemada defalarca izliyor.Ancak bir
Woody Allen filminde işler günlük hayatın normal seyrinde gitmez..İşte, Cecilia filmi beşinciye izlediği bir gün olanlar oluyor.Filmin başrol oyuncusu Cecilia ile konuşmaya başlıyor ve beyaz perdeden çıkarak halkın arasına karışıyor.Herkesin şaşkın bakışları arasında Cecilia ile sinema salonunu terk ediyorlar ve devamında birtakım maceralar...(Bunca yıldır film izlerim, bir Johnny Depp, bir Brad Pitt çıkmadı o ekrandan.Ayıp yahu...)

Genelde filmlerinde boy gösteren, oyunculuğu da en az yönetmenliği kadar başarılı olan Woody Allen'ı çok aradı bu gözler.Bir görünseydin de o komik suratını görüverseydik diye düşündüm; ama olmadı malesef.Yalnız Cecilia'nın garsonluk yaptığı yerde, bir ara yüzü görünmeyen bir müşteri hesap istediğini söylüyor.Ben kendisinin Woody Allen olduğunu düşünüyorum..

Woody Allen, gerçekten de sinemanın dahi çocuğu.Fantastik hikayelerine de, günlük hayatın bir parçası olan, içinde fantastik hiçbir öğe bulundurmayan, yalnızca diyaloglarla zenginleştirilmiş filmlerine de bayılıyorum.Şehirler üzerine çektiği filmlerin zaten hastasıyız.Hep söylerim, bir şehri Woody Allen gözüyle izlemek bambaşka..Keşke İstanbul'a da gelip bir film çekse...Gerçekten muhteşem olurdu.Woody'ciğim duy sesimi pleasee...
Bu filmde 40'lı yaşlarda olan
Mia Farrow, güzel olmasına çook güzel; ancak ben
Rosemary'nin Bebeği'ni 98754869... defa izlediğim için kendisinin gencecik haline alışkınım doğal olarak.Çok tanıdığım birinin birden 20 yıl sonraki halini görmüş gibi oldum, böyle bi efkarlandım Mia'cığımı görünce..Tabi yine güzel,yine sevimli orası ayrı mesele. Yalnız işin güzel tarafı, ilerleyen yalnızca Mia Farrow'un yaşı değil, aynı zamanda oyunculuk yeteneği de olmuş.Kocasına yalan söylerken kekelemesi..öyle gerçekçi ki, sahiden yalan söylüyormuş gibi,sahiden inandırmaya çalışıyormuş gibi..sahiden kocasıymış gibi..sahiden o kadar saf bir kadınmış gibi..Kısacası mükemmel.10 üzerinden 9 alır Farrow'un oyunculuğu.Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim, kendisine saf kadın rolleri cuk diye oturuyor.
Son olarak şunu söyleyeyim: Woody Allen'ın son filmi
''Midnight in Paris''e çok benzettim ben.Onu seven bunu da sever.Ya da bunu seven onu da sever.İyi seyirler.